Mustafa Kemal bu taarruzu şöyle anlatıyor.
-Fakat bence taktik durumdan daha mühim olan bir faktör vardı. ki oda herkes öldürmek ve ölmek için düşmana atılmıştı.
Bu öyle rastgele bir taarruz değil herkesin başarmak veya ölmek azmiyle harekata susamış olduğu bir taarruzdu.
Bu taarruz sonucu ANZAK kolordusu,avuç içi kadar bir kıyı kesimine sıkıştırılmış,artık başarı değil,yaşama ümitlerini dahi yitirmiş,tahliye yollarını arayan aşırı derecede yılmış bir kitle haline gelmişti.
Düşman muharebenin ilk gününde bu duruma düşüren,yalnız beş taburdan ibaret 27nci ve 57nci Alaylardı.Mustafa Kemalin komutasında olan bu kuvvet,kendisinden tabur sayısı olarak dört kat ve insan sayısı olarak da dokuz kat üstün bulunan düşman kuvvetlerini,yalnız muharebe alanındaki siperlere ve tepelerden değil,ruhun derinliklerinden söküp çıkarmıştı.
Aynı gün yarımadanın güneyini,Seddülbahir cephesini savunmakta olan 26.ncı alayımızın 3.ncü taburu üzerine saat 04.30 dan itibaren düşman donanması kahredici bir tarzda mermi yağdırmaya başlamıştı.
Bu taburun yalnız 10ncu bölüğü üzerine düşman donanmasının harcadığı mermi sayısı 4650 atım gibi o günler için akla durgunluk veren bir rakamdı.Bu rakam 18 Mart günü yapılan deniz savaşında bütün tabyalardaki topçuların,müttefik gemilerine karşı kullandığı mermi toplamının iki katından fazlaydı.
Bütün savunma tesisleri tahrip olan Kahraman 10.ncu bölük yalnız 300 piyade tüfeği ve kasaturası ile kendinden maddeten 11 misli üstün düşman kuvvetlerine 36 saat süren kritik anlar yaşatmıştır.
Bu bölgeyi savunan birliklerimizin kahramanlığı sayesinde müttefiklerin,Kirte-Alçı tepe ve Kilit bahir istikametinde ilerleme ümitleri tamamen sönmüştür.
Müttefiklerin Seddübahir bölgesine yaptıkları çıkarmaharekatı ile koordineli olarak aynı gün takviyeli bir Alay Muharebe Grubu nu Kumkale bölgesine çıkarmaya muvafak olmuşlar.buradaki bir bölük geriye atarak Kumkaleyi işgal etmişlerdir.Ancak bu bölgede konuşlu 39ncu Alayımızın karşı taarruzları ile Kumkale geri alınmış ve düşman da 26/27 Nisan gecesi gemilere binerek bölgeyi terk etmiştir.
Gerek Arıburnu gerek Seddülbahir bölgesinde karaya çıkan müttefik birlikleri devamlı takviye edilmiş ve 2,5 ay süren 1.nci safha harekatı sonuncunda Arıburnu bölgesinde Kel tepe doğusu-Merkez tepe doğusu-Yüksek tepe doğusundakihattı,Seddülbahir bölgesinde ise Kapten tepe kuzeyi-Kemal Bey tepe güneyi ve şehitler sırtı güneyindeki hattı geçememiştir.
Böylece müttefikler Çanakkale seferi ile yeni bir cephe değil,başlarına yeni bir dert açtıklarının farkına varmışlardır.Ancak 18 Mart mağlubiyetinden sonra bir kere daha mağlubiyeti kabul edip çekilmek kendilerine acı geliyordu.
Bu düşünceyle yeni bir bölgeye çıkarma harekatı için hazırlıklara başlamışlar bu maksatla da 5 tümenden fazla bir kuvvet toplamışlardır.
Bu ikinci safha harekatı için toplana 5 tümenin bir kısmı,gizlice Arıburnu bölgesine çıkarılacak ANZAK kolordusu takviye edilecek ve burdan bir kısmı kuvvetler kıyıyı takiben kuzeye kaydırılacak,müteakiben kısa bir dönüş yaparak Kocaçimen tepe istikametinde taarruz edeceklerdi.
Diğer bir grup ise Suvla limanına çıkarılacak Teke tepe istikametinde taarruz edecekti Böylece Kocaçimen tepe ve Teke tepe hattı ele geçirilerek Ordunun kuzeyindeki ordu karargahı ve birlikleri ile irtibat kesilecekti.Müteakiben Eceabat istikametinde yapılacak bir taarruzla büyük kısmı ile de imha edilecekti
Cemal Borandağ
21 Kasım 2017
Tuzla-İstanbul